Ocean Majesty ile Yunan Adaları

Ocean Majesty ile Yunan Adaları

"30 Ağustos perşembeye denk geliyor, cuma da izin alır 4 gün tatil yaparız" mantığıyla taa haziranda alınmış Beyrut uçak biletimiz vardı. Nedense bir türlü otel rezervasyonu yapamamıştık. Karar veremiyor veya erteliyorduk. Meğer gidemeyecekmişiz de ondan… Ağustos ortasında orta doğudaki karışıklık ayyuka çıkmış, Lübnan'da bir Türk iş adamı kaçırılmış, dış işleri bakanlığı "önemli bir işiniz yoksa Lübnan'a gitmeyin" uyarısı yapmıştı. Gezi planına annemle babam da dahildi ve annem kesinlikle gitmememiz gerektiğini net bir şekilde vurguladı… Emir büyük yerden olunca bizim Beyrut planı başka bir bahara kaldı.

\n\n

4 gün tatil imkanı varken ben yerimde durmayacağım için yeni planlara yelken açtım. Vizemiz yoktu gidebileceğimiz yerler kısıtlıydı. Çok seçenek olmadığı için bu sene oldukça revaçta olan vizesiz Yunan Adaları turunda karar kıldık.

\n\n

Aslında gemi ile değil, Kuşadası'ndan kalkan feribotlarla kendimiz gideriz diye düşünüyordum Yunan Adalarına. Hatta kalmayı istediğim otelleri bile belirlemiştim. Ama bu plan çok daha pahalı ve zaman isteyen bir plan olacaktı, üstelik vizemiz de yoktu. O yüzden bu hayali erteledim.

\n\n

Ocean Majesty gemisi İzmir limanından hareket ediyor. Zaman zaman farklı güzergahlar izlese de 30 ağustosta 4 gün tatil yapmak isteyecekleri gözönünde bulundurup 3 gece 4 günlük bir program hazırlamışlar. İlk durak Atina, aynı günün akşamı Mykonos. Ertesi gün de Santorini. Sonra hoop eve dönüş 🙂 Kısacık bir macera.

\n\n

\n\n

30 Ağustos'ta İzmir

\n\n

\n\n

Fazla çarpık kentleşmemiş miyiz?

\n\n

Bu arada biz gemi turunu son anda satın aldık ve epey uyguna geldi. Hatta karar verme aşamasındayken daha da ucuzladı biletler. Tabii ki yer kalmama durumu oluşabilir, o yüzden son ana bırakmak her zaman riskli.

\n\n

Geçen sene balayında da gemi turuna çıktığımız için sürekli kıyaslama yapmaktan kendimizi alamadık. Bu gemi bizim balayında kaldığımıza göre çok daha küçük, hizmet kalitesi daha düşük ve eskiydi. Balayı gemimizi daha önce yazmıştım, ondan sonra çok memnun kalmasak da ilk defa gemi seyahatine çıkacaklar için tatmin edici olabilir. Bunda %90 Türk yolcular vardı, dolayısıyla animasyonlar, aktiviteler ve rehberlik hizmetleri hep Türkçe idi. Aslında Yunan Adaları Türkler tarafından çok tercih edilen bir güzergahmış, yollarda gezerken etrafta herkes Türk'tü sanki, hiç yabancılık çekmiyor insan.

\n\n

\n\n

Tatbikata hazırız!

\n\n

\n\n

Gemideki kapalı sosyal alan

\n\n

Gemide penceresiz veya dışa bakan kabinlerde kalabiliyorsunuz. Bizimki dışa bakıyordu, küçük bir pencereden 🙂 Balkon filan hayal etmeyin. Belki daha üst kategoride balkonlu odalar da varmıştır. Kahvaltı ve öğlen yemeği açık büfe olarak sunuluyor geminin üst kat teraslarında. Akşam yemekleri ise iki oturum şeklinde ala carte olarak veriliyor restoranda. Yemekler fena değildi, içecekler ekstraya giriyor.

\n\n

\n\n

Restoran

\n\n

Gemilerin kısa zamanda çok yer görmesi hem avantaj hem de dezavantaj. Her yeri hakkıyla göremiyorsunuz çünkü. Örneğin biz Mykonos'ta denize giremedik, hatta meşhur güneş batışını bile kaçırdık. Yine de kısa kısa da olsa adalarda işin özünü kaptık.

\n\n

Gemideki görevli rehber ekip duraklanan limanlarda gezdirmek için tur satıyordu. Kafa yormadan gezdirilmek isteyenler için güzel. Biz kendi başımıza gezmeyi tercih ettik. Pek de zor değildi. Daha detaylı bilgiler için buyurun tıklayın.

\n\n

Atina

\n\n

Mykonos

\n\n

Santorini

\n

Son Yazılar
Bir cevap bırakın